Coin Farm olarak da bilinen bu işlem, kripto para piyasası için kaynak sunarak token kazanma mantığına bağlıdır. Örneğin bir kişi, sahip olduğu kripto paraları hiçbir şekilde harcamayarak ya da çeşitli transfer işlemleri gerçekleştirmeyerek cüzdanında kilitli tutarsa ve diğer kullanıcılara borç olarak verme yolu ile değerlendirirse yield farming uygulamasını gerçekleştirmiş olur. Tüm bu işlemler ise bazı sistemler aracılığıyla gerçekleştirilir. Bunun için en çok tercih edilen sistem ise merkezsiz bir finans uygulaması olan Pancake Swap’tır.
Pancake Swap farming, kripto para kilitleyerek yani harcama gerçekleştirmeyerek diğer kullanıcılara borç verme işlemlerinin Pancake sistemi üzerinden yapılmasını ifade eder. Bu sistem, DeFi platformlarından yalnızca bir tanesidir. Ayrıca Pancake kendine başına bir kripto cüzdanı görevi görmez. Kullanıcılar, sahip oldukları kripto para cüzdanlarını sistem üzerinden tanımlayarak farming yani borç verme işlemleri yapabilir. Dolayısıyla Pancake Swap sistemini kullanabilmek için öncelikle bir kripto para cüzdanına sahip olunmalıdır.
Söz konusu kripto para cüzdanını sisteme tanımladıktan sonra bir miktar token alınır. Bu tokenler ilgili kripto paranın değerine göre birbirinden farklı miktarlara sahip olabilir. Daha sonra ise alınan tokenler likidite havuzlarına eklenerek diğer kullanıcılara borç meblağı olarak sunulur. Havuzlara yani diğer kullanıcıların kaynak olarak kullandıkları sisteme yapılan fon aktarımı ile orantılı olarak düzenli gelir elde edilir.
Cake Coin sahibi olmayan bir kripto para sistemi olarak kabul edilebilir. Çünkü Pancake Swap sistemi DeFi türündedir. Aynı şekilde, diğer pek çok merkezsiz kripto para sisteminin de bir sahibi bulunmaz. Yani herhangi bir merkeze ya da yönetim kademesine sahip değildir. Söz konusu sistemin kullanıma hazır hale getirildiği ülkenin ise Amerika Birleşik Devletleri olduğu bilinir.
VeChain (VET) nedir? Nasıl alınır? Yazısını inceleyebilirsiniz.
DeFi teknolojisinin adı, İngilizce “Decentralized finance” ifadesindeki kelimelerin baş harflerinden meydana gelmiştir. Bu ifade ise “Merkezi olmayan finans” anlamını karşılar. Söz konusu kavram, borç alma ve borç verme de dahil olmak üzere, tüm kripto para hareketlerinin herhangi bir merkeze bağlı olmayışını ifade eder.
Örneğin bir kripto para yatırımcısının likidite havuzuna fon aktarması işlemi banka ya da diğer türlü kurumlar tarafından denetlenemez. Söz konusu durumdan dolayı tüm yatırımcılar, çeşitli kanun ya da prosedürlere uyma zorunluluğu olmadan kaynaklarını özgürce kullanabilirler. Buna rağmen, yatırımcılar için belirlenmiş olan bazı kurallar mevcuttur. Bu kurallar ise DeFi coinleri ile ilişkili olarak farklılık gösterebilir.
DeFi coin türleri, hiçbir merkeze bağlı olunmadan çeşitli piyasa işlemlerinin yapılabilmesini sağlayan tokenlerden oluşur. Bu tokenler, ait oldukları sistemler üzerinden alınıp satılır. Piyasa değerleri ise birbirlerine göre farklılık gösterir. DeFi altyapısına sahip sistemlere ait olan tokenler arasında piyasa değerleri açısından bazı farklar mevcuttur. Tokenlerinin değer durumuna göre ise DeFi piyasaları arasından birkaç tanesini şöyle sıralamak mümkündür:
Swap kelimesi Türkçede “takas, değiş tokuş etme” anlamına gelir. Bu terim ekonomi ile alakalıdır. Kripto para swap uygulamalarının çok fazla görüldüğü bir alandır. Yield farming gerçekleştiren bir yatırımcı, belli değerlere sahip olan tokenler karşılığında kripto paralarının bir kısmını sisteme yatırır. Yani esasında, iki farklı türdeki kripto paranın birbiriyle takas edilmesi ve bu sürecin sonunda bir yatırımcıya ait kazanç oranın birikmesi söz konusudur.
Likidite madenciliği kripto para borsasına özgü bir kavram olsa da likidite durumu çok daha genel bir kavramdır. Ekonomik bağlamda bu kavram, para olmayan bir menkul değerin paraya dönüştürülebilmesini ifade eder. Kripto para borsalarında ise çeşitli tokenlerin para değeri taşıyan ögeler olarak diğer kullanıcılara borç şeklinde sunulabilmesi, bu durumun likidite ile ilişkilendirilmesini sağlamaktadır.
Söz konusu uygulama, belirli miktarlardaki kripto para karşılığında token satın alıp bunları tekrar likidite havuzlarına yani borç alım fonlarına aktarmak şeklinde gerçekleşir. Bunu yaparak sistem üzerinden sürekli kazanç sağlanabilir. Likidite havuzları ise kullanılan DeFi sistemine bağlı olarak çeşitli kazanç oranları sunar. Yani her sistemin bu madencilik faaliyetleri için yatırımcılara vereceği ödül miktarı sabit değildir.
LP yani liqudity pool, Türkçede “likidite havuzu” anlamını karşılayan bir terimdir. Likidite havuzları, kripto para yatırımcılarının aktarmış olduğu tokenlerin alınabilir borç meblağı şeklinde depolandığı sistemi ifade eder.
Örneğin bir kullanıcı, likidite madenciliği uygulaması yapmak için bir borsa aracılığıyla, bir miktar token alır. Alınan tokenleri sistem üzerinden diğer kullanıcılara borç olarak vermek isterse, söz konusu tokenler likidite havuzuna aktarılır. İhtiyaç duyan diğer kullanıcılar ise bu havuzlardan ya da başka bir deyişle borç alım fonlarından istedikleri miktarda kripto para borcu alırlar. Söz konusu borçlanmalar, borsalar üzerindeki işleyişi aktif hale getirdiği için, likidite havuzlarına mali kaynak sunan yatırımcılar bundan kazanç elde eder.
NFT Token nedir? Yazısına da göz atabilirsiniz.
Stake kripto para rezervlerinin cüzdanlarda kilitli tutulması anlamına gelir. Bu işlem, Yani likidite madenciliği bir nevi staking işlemidir. Fakat çeşitli prosedür farklılıkları gereği yield farming uygulaması ile staking tam olarak aynı kabul edilmez. Çünkü stake işlemi, söz konusu olan farming uygulamasına dahil olan detaylardan sadece birini meydana getirir. Ayrıca bir kripto para varlığını stake edebilmek için yüksek meblağları kullanmak gerekirken farming için daha düşük meblağları kullanmak mümkündür.
Dolar | 34,5303 | % 0.27 |
Euro | 36,4589 | % 0.38 |
Sterlin | 43,6387 | % 0.44 |
,00 | % 0.00 | |
,00 | % 0.00 | |
Çeyrek | 4.928,00 | % 1,84 |
G. Altın | 2.876,43 | % 1,41 |
BIST 100 | % | |
% 0.00 | ||
B. Cash | ,00 | % 0.00 |